Bu yıl tahvil fonlarına kaydedilen net girişler, 2021’deki yıllık rekorun neredeyse yarısını oluşturarak 400 milyar dolara yaklaştı. Bu girişler, aktif olarak yönetilen sabit getirili fonların, önceki yıl faiz artışlarıyla yaşadığı kayıpları telafi etmelerine yardımcı oldu.
Faiz Artışları ve Düşüşleri
Merkez bankaları enflasyonu kontrol altına almak için faiz oranlarını artırdıklarında, düşük kuponlu tahviller sert bir şekilde değer kaybetti. Ancak son dönemde ihraç edilen menkul kıymetler, son 15 yılda görülen en yüksek getirileri sunmaya başladı. ABD Hazinesi 20 Yıl+ tahvil getirisi bu yıl %1,1’e kadar yükselirken, iShares 20 Yıl+ Hazine Tahvili ETF (TLT) üç yıllık getirisi %30’u aştı.
Küresel Faiz İndirimleri Başladı
Avrupa Merkez Bankası, Haziran ayında faiz oranlarını %4’ten %3,75’e indirdi. Genellikle küresel indirimlere öncülük eden Fed’in faiz oranı hala %5,25-%5,5 aralığında bulunuyor. Ancak ABD işsizlik oranının yükselmesi ve ekonomik zayıflık belirtileri, Fed’in kısa süre içinde faizleri düşürebileceği beklentilerini artırdı.
Bu gelişmeler, küresel tahvil piyasalarında dalgalanmalara yol açtı ve yatırımcıların tahvil fonlarına olan ilgisini tekrar canlandırdı. Yatırımcılar, merkez bankalarının faiz oranlarını indireceği beklentisiyle tahvil piyasasında daha yüksek getiriler arıyor.
Hisse Senedi Endeksleri Rekorlara Ulaşırken Tahvil Getirileri Düşüyor
ABD hisse senedi endeksleri yıl ortasında yeni rekorlar kırarken, 10 yıllık Hazine tahvil getirisi Mart ayındaki %5’lik zirveden Pazartesi günü %4,27’ye geriledi. Bu durum, %5,35 getiri ile işlem gören 3 aylık Hazine bonoları ile karşılaştırılıyor.
Bu dinamikler, küresel tahvil piyasalarında önemli hareketliliğe neden oluyor ve yatırımcıların tahvil fonlarına olan ilgisinin artmasına yol açıyor. Yatırımcılar, faiz oranlarının düşmesi beklentisiyle tahvil piyasasında daha yüksek getiriler aramaya devam ediyor.